Kayıtlar

Ocak, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

BİR BEN'DEN BİR SEN GEÇİYOR

Her klişenin karşısında, sabahın serinliğine tepkili, yazın sıcağına hasret. Sahilin ilk güneş ışıklarını nemli banklarda ağırladığı saatlerde, umudun  tonlarına Türk Sanat Musikisi korosu ahengi yaşatan sarı saçlar savruluyor kaldırımda. Her anın tadını çıkaran kaldırım taşları ıslak, yıldızlar erketede, güneş doğum sancısı ile yükselirken, o göğsündeki   ince sızılar ile yürümekte. Denizin gökyüzü yansımalı maviliğine cevap veren gözleri , ince topuk ayakkabısı ve yüzündeki ufak tebessüm. Deniz feneri gülüşlü  bir kadının evinde olduğu anlar gökyüzünde  yankılanıyor, ağaçlar erketede, kuşlar onu selamlıyor. Her acısının temeline tebessüm ekiyor. Kendine kurduğu duvarda acılı harplerin izleri, surlarını döven her top mermisi gücüne güç katıyor. Gülerek cevaplıyor hüzünleri. Güçlü görünmek için yıktığı her tabunun üstüne acısını bırakmış, tek başına dikenli yollarda yürüyor. İnce topuk ayakkabısının bastığı yerlerde papatyalar açıyor, masumiyetleri onun yanında sönük, incelikleri

DAR SOKAĞIN YAN DÖNÜŞÜ

Yaklaşan vapurun sivri ucu ile ortadan ikiye böldüğü sular arkasında beyaz köpükler bırakıyor,  binlerce kavuşma anına tanıklık etmiş rıhtıma gittikçe yanaşıyordu 5.45 vapuru. Rıhtımda usul usul karbonmonoksit yağıyordu. Bu gruba selam çakarcasına ben de cebimden bir sigara çıkarıp yaktım. Gözüm vapurda. Gittikçe yaklaşıyor. Onu görmeyi umut ederek aynı saatte karşısına dikildiğim kaçıncı vapur bu.? Bundan dört hafta önce,  5.45 vapurundan inerken gördüm onu. İskelenin verilmesi ile bir serçe kuşu gibi vapurdan kıyıya atlamış,  küçük, rengarenk ve kenarları dantelli şemsiyesini açıp insanların arasından taş işlemeli duvarı takip eden dar sokağa yönelmişti. Onu ilk o an gördüm. Ürkek bir ceylan gibi tiriyordu. Sanki avucunda yaralı bir güvercin varmış da onu incitmemek istiyormuşcasına narin hareketlerle yürüyordu. Savunma arkasına koşu yapan bir golcü çabukluğu ile kalabalığın arasından sıyrıldım. Simitçiyi geçtikten sonra soldaki, avucunda bir avuç ekmek kırıntısı ile kuşlara muhab